Çek Cumhuryeti
PRAG GENEL BİLGİ
Avrupa’nın en eski, en korunmuş ve en güzel şehirlerinden biri olan Prag, her yıl milyonlarca insanı büyülen bir Ortaçağ şehri. Avrupa’da günümüze dek hayat bulmuş mimari akımların en güzel örneklerini korumayı başarmış olan şehirde gezenler, kendilerini bambaşka bir yüzyılda geçen bir filmin setinde gibi hissederler.Mimarisi ve tarihiyle insanı büyüleyen şehirde geçirdiğiniz günleri unutamayacaksınız.
Vltava Nehri’nin iki yakasına kurulmuş olan şehir, Çek Cumhuriyeti’nin başkenti ve ülkenin cazibe merkezidir. 2000 yılında Avrupa Kültür Şehirleri’nden biri olmaya hak kazanan Prag, sadece siyasi bir başkent değil aynı zamanda kültür ve sanatın da başkentidir. Tiyatrolarıyla, müzeleriyle ve galerileriyle de Avrupa’nın kesişme noktasıdır. Nesiller boyu korunan ve günümüze dek gelebilmiş eşsiz tarihi dokusuyla Prag, UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası listesine girmiş önemli bir şehirdir. “Yüz kuleli kent” olarak anılan Prag’da 2000’den fazla önemli yapı, 70 civarında saray, 80 kilise ve 35 manastır; her yıl milyonlarca turisti karşılamaktadır.
Vize bilgileri
Çek Cumhuriyeti'ne giderken Umuma Mahsus Pasaport sahiplerinden vize isteniyor. Diplomatik, Hizmet ve Hususi Pasaport sahipleri ise Çek Cumhuriyeti'ne yapacakları seyahat üç ayı geçmediği sürece vizeden muaf tutuluyor.21 Aralık 2007 tarihi itibari ile shengen’e dahil edilmiştir.
Telefon bilgileri
Çek Cumhuriyeti'nin uluslararası telefon kodu 420. Prag için ayrı bir alan kodu kullanmanıza gerek yok. Cep telefonunuzu orada ulaşılır hale getirmek için operatörünüze başvurarak uluslararası dolaşıma açtırmanız gerekiyor
Vergiler ve duty free düzenlemeleri
Tax Free Shopping logosunu gördüğünüz tüm mağazalardan yapacağınız alışverişler, asgari 2000 Koruna olduğu takdirde alışveriş sırasında ödemiş olduğunuz %15.97'lik VAT'ı yani KDV'yi, ülke dışına çıkarken geri alabiliyorsunuz. Aancak aldığınız malları faturalarıyla birlikte havaalanında ibraz etmeniz ve üç ay içinde ülkeden çıkarıyor olmanız gerek. Net olarak geri aldığınız miktar alışveriş tutarınızın %14'ü oluyor.
KARLOVY VARY
Bohemya 18. ve 19. Yüzyıllar boyunca dünyanın en çok ziyaret edilen bölgelerinden biriydi.Prag’ın 130 km batısındaki Karlovy Vary ( Karlsbad ) ve kardeş kasabası Marianske Lasne’nin bu popülerliğe katkısı büyüktür.Her ikisi de kaplıca kasabalarıdır ve şifalı sularının iyileştirici etkisi olduğuna inanılmaktadır.
IV. Karl bir gün yakında ki ormanlarda avlanmaya çıkmış,peşine düştüğü geyik kendini bir uçurumun kenarında bulup çaresizlikle aşağıda ki sıcak havuzlardan birine atlamış ve böylece su kaynakları keşfedilmiş.Kasaba Karl’ın şerefine Karlsbad adı verilmiştir.Karlovy Vary de Almanca adın Çekçe’deki karşılığıdır.
Habsburglar ve bölgenin yeni zenginleri buraya dinlenmeye gelirlerdi.Çar Büyük Petro ile Bach,Brahms ve Grieg gibi bestecilerin de aralarında bulunduğu müdavimlerinin her türlü isteğine cevap veren Karlsbad dönemin en lüks tatil beldesiydi.
Bugün bu bölgede 12 tane kaplıca bulunmaktadır;bunların en ünlüsü Vridlo’dur.Moda ve sosyete dünyası Karlovy Vary’ye sırtını dönmüş olabilir ancak kasaba parası ve zevki olanlariçin hala dinlendirici bir mekandır.Trafiğe kapalı sokaklarda yapacağınız güzel bir yürüyüşle mimari yapıların zarafetini ve nehir kenarında uzanan hoş gezinti yolunu keşfedeceksiniz.Ayrıca zarif dövme demir revakların altına oturup etrafı seyretmek de ayrı bir zevktir.Kasabanın önemli bir film festivali,oyunların ve konserlerin ön plana çıktığı yoğun bir kültürel yaşamı vardır.Kumarhanelerinde servetler kazanılmış ve yitirilmiştir.;bu arada yeşil alanlardan uzak kalamayanlar için golf sahaları da vardır.
Karlovy Vary aynı zamanda porselen ve cam üretiminin de merkezidir ve ayrıca yerli halkın şifalı kaplıcaların 13’üncüsü olarak adlandırmaktan hoşlandıkları alkollü bir karışım olan Becherovka aperitifinin dünya üzerinde bulunduğu tek yerdir.
BRNO
Çek Cumhuriyetinin ikinci büyük şehrinin büyüsü aniden sizi sarmayabilir ancak bu Morovya kasabasında birkaç gün geçirdikten sonra Brno’nun canlı ve otantik Çek atmosferi sizi ele geçirir. Bu şehir, Prag’ı ziyaret eden turist kafileleri arasında boğulmadan Çek hayatını deneyimlemenin güzel bir yoludur. Art Nouveau, Empire ve Neoklasik yapılar, bar ve restoranlarla dolu eski şehir merkezinde bulunmaktadır. Yeşil park sayısı da oldukça yüksektir.
TEREZİN
Terezin, Prag’dan 60 km kuzeydedir. Terezin, 18.yyın sonunda Prusya’ya karşı krallığın korunması için orduya ait pratik zekalı bir büyük hisar sistemi aslen İmparator II. Joseph tarafından inşa edilmiş eski garnizon kasabası tamamen değiştirilmiş ve II. Dünya Savaşı sırasında bir Yahudi Getto’su haline dönüştürülmüştür (ve son varış noktaları Nazi’lerin Auschwitz toplama kampı olan Yahudiler için bir geçiş kampı olarak kullanıldı). Savaşın sonuna kadar 150.000 Yahudi Terezin’den geçmiş ve diğer 35.000’i hastalıktan ve açlıktan ölmüştür. Aynı zamanda Almanlar, Kızıl Haç ziyaretçilerini bunun gelişen bir kültürel ve ticari merkez olduğuna ikna ederek Terezin’i saptırılmış propaganda amaçlarıyla kullanmışlardır. Şimdi Terezin, binlerce Yahudi’nin öldüğü İkinci Dünya Savaşı’nın karanlık geçmişini anımsamaktadır.
KUTNA HORA
Kutna Hora Ortaçağ’da Bohemya’nın ikinci en önemli kasabasıydı.Yakınlarında bulunan gümüş cevheri sayesinde büyük değer kazanmış ve Bohemya’ya büyük bir zenginlik kazandırmıştır.Ancak 16.yüzyılda gümüş damarının tükenmesiyle kent de durgunluk dönemine girmiştir.Kent merkezine dağınık bir biçimde yayılmış sayısız yapı vardır ve her geçen gün giderek artan sayıda turist kentin bozulmamış dokusunu görmeye gelmektedir.Bu rahatlatıcı ve zarif atmosferde dinlendirici bir yemek yiyebileceğiniz güzel yerler bulabilirsiniz.
Eski kasabanın merkezine Kraliyet Darphanesi ya da burada çalıştırılan İtalyan işçilerin çokluğundan dolayı İtalyan Sarayı denirdi.Buradan çıkarılan gümüş,daha çok madeni para ve yapımında kullanılmıştır;bu işçilerin de madeni para tasarımında en yetenekli kişiler olduğu düşünülmüştür.Bu değerli maden kasabanın inşası ve gelişimi için kaynak yaratmış ve elbette kraliyet kasabalarının Prag’a dönmesine olanak sağlamıştır.
Yakında ki Madencilik Müzesi kısmen Gotik bir yapı olan Hradek’in içinde bulunmaktadır.Bahçede Ortaçağ madeninin girişini göreceksiniz;tünellerin içinde yaklaşık 50 metre ilerlemek mümkündür.Yol Hradek’ten güzel heykellerin süslediği Bohemya kırsal kesiminden muhteşem manzaralar sunan Barborska boyunca yukarıya doğru tırmanır.Sağ tarafta Prag dışında ki en büyük yapı olan Cizvit okulunun uzun ve zarif ön cephanesi yer alır.Daha ileride ise Kutna Hora’nın gözbebeği olan büyüleyici Azize Barbara Katedrali yer alır.Peter’in oğlu Jan Parler ‘ın tasarımlarıyla 14.yy başlayan yapım çalışmaları 16 yy kadar büyük oranda tamamlanmıştır.Yapı,Gotik mimarinin en çarpıcı örneklerinden biridir.Ancak yapının planları ,mimarların değişmesi ve mali problemlerden dolayı değiştirilmiştir. Ve bu da bazı kısımların 19 yy. gibi geç bir tarihten kalmasını açıklar.
Dış cephede sayısız küçük kulenin desteklediği ana koro mahalli öne çıkar.Bu kulelerin üzerinde Bedevi çadırlarını andıran üçgen çatı yükselir.İç mekanda koro mahalli ve nefte Parler’ın imzası haline gelen tonozlar dikkat çekicidir.1512 yılında buraya defnedilen Kraliyet Madenleri’nin yöneticisi Jan Smisek’e ithaf edilen şapelin duvarları,kasabanın gündelik yaşantısına ve başarısına damgasını vuran madencilik ve darphanecilik faaliyetlerini ön plana çıkaran fresklerle süslenmiştir.Katedral Paris’teki Notre Dame Katedrali yerine ,Sefiller filminin seti olarak kullanılmıştır.
CESKY KRUMLOV
Bu güzel Güney Bohemya ilçesi Prag’ın 180 km uzağında bulunmaktadır. Kendi orta çağ doğasını hala koruyan birkaç taneden biridir… İlçe Bohemya’nın incisi olarak adlandırılmaktadır
Tarihi merkezi 1992 UNESCO Dünya Kültürel ve Doğal Miras Listesi’nde yer almıştır. İlçeye iki doğal kültürel kent simgesi – kale ve Aziz Vitus’un kilisesi hakimdir. Kale, biraz orta çağ hisarı, biraz şatodur. İlçeye tepeden bakan bir uçurumun üzerine ihtişamla yerleşmiştir. Bu arada, Çek Toprakları üzerindeki ikinci en büyüktür (Prag Kalesi’nden sonra). Aziz rönesans kalesi – bir zamanlar güçlü Rožmberks ve Schwarzenberg Lordlarının yeriydi – dönem mobilyalarının, Flamish duvar kağıtları ve tarihi silahlar ve resim galerisi zengin bir koleksiyonuna ev sahipliği yapmaktadır. Bu görkemli kalenin iç mekanını ve bunun yanı sıra romantik dar sokakları ve yeniden yapılmış orta çağ evlerini görmelisiniz. Kale Gotik, Rönesans ve Sarok öğelerle 13.yy civarında inşa edilmiş. Rehberli turlar, 1748’de boyanmış bir balo salonuna Maskeler Salonu’na (Bir maskeli baloya katılan misafirlerin figürleri) bir ziyareti içermektedir. Latrán’ların evleri, kalenin etrafındaki alan aslen hizmetli ve mahkeme katipleriyle doluydu. Buradaki binalar 14.yy Minorite Manastırı ve teslimlerini hala at ve at arabası ile yapan Eggenberg Bira İşletmesi’ni içermektedir. Kale merdivenlerinin altında şimdi özel dairelere çevrilmiş eski darülaceze ve Aziz Jošt,’un Kilisesi bulunmaktadır.
Ana meydanda öne çıkan çekici kemerler ve kubbeleriyle Belediye Binası’dır. Rožmberk’in Vilém’i 1439’a uzanan Aziz Vitus Gotik Kilisesi’ne gömülmüştür. Şimdi bir müzik okulu ve eskiden bir Jesuit Koleji olan Latin Okulu, şimdi Růže Otel’dir ve oraya da bakmaya değer. Küçük merkezi Avrupa orta çağ kasabasının çarpıcı bir örneğidir. Kasaba mimari mirası beş yüzyıldan uzun süredir huzurlu evrimi sayesinde bozulmamış kalmıştır. 1993’te, Egon Schiele Uluslararası Kültür Merkezi burada açılmıştır.
PLZEN
180.00 kişilik nüfusuyla Plzen ( Pilsen ) Çek Cumhuriyeti’nin ikinci en büyük kentidir.Prag’ın 150 km batısında dört nehrin birleştiği ve dört ticaret yolunun kesiştiği bir noktada uzanan kent büyük bir hızla önemli bir ticaret merkezi haline gelmiştir.
Ancak Plzen öncelikle ülkenin en iyisi olan ve dünyanın dört bir köşesine de ihraç edilen Pilsen birasının doğduğu yerdir.Prazdroj bira üretim hanesi 1842 yılında kurulmuştur,ancak kentin bira üretim geleneği çok daha eskilere dayanır.Kent 1290 yılında kurulduğunda kendi birasını üretme hakkına da sahipti.Dünyada türünün en eski örneği olan Biraz Üretim Müzesi Veleslavinova üzerinde Neo-Gotik bir binadadır ve Ortaçağ’da sanayinin itici gücü olmuştur.Prazdroj’da her gün 12.30’da İngilizce ve Almanca olmak üzere rehberli turlar düzenlenmektedir.
Plzen’in endüstri tarihindeki diğer bir klasik ise aynı adla araba üreten Skoda imparatorluğudur.19 yy. Emil Von Skoda tarafından kurulan firma,yıllar boyunca kasabanın en büyük işvereni olmuştur.
Plzen’in merkezi Cumhuriyet Meydanı’ndadır.Meydanın ortasındaki Gotik Aziz Bartholomeus Kilisesi kule külahını gök yüzüne doğru 100 metre yüksekliğe uzatmaktadır.Ülkede ki en yüksek kuledir.İç mekanda tarihi 1400 yılına kadar uzanan freskler yer alır.
KRKONOSE DAĞLARI
Ülkenin kayak alanları kuzey doğudan kuzey batıya kadar geniş bir alana yayılmış olup en tanınmışları ve gözdeleri Krkonoše dağlarında yer alır. Yeşilliklerin arasında bulunan şato gibi yerlerde Çek Cumhuriyeti Otelleri yer almaktadır. Giyinişleriyle, görünüşleriyle çek insanları oldukça seviyeli ve zevklerine düşkündürler.
VLTAVA NEHRİ
Vltava Nehri 430 km uzunluk ile Çek Cumhuriyeti’nin en uzun nehri olup Šumava kaynağından doğar ve Český Krumlov, České Budějovic ve Prag’ı izleyerek Elbe Nehri ile birleşir. 2002 yılında yaşanan Vltava taşkını ile birçok insan hayatını kaybetmiş ve maddi hasar meydana gelmişti.
Vltava Nehri’ni Prag’da en güzel Prag Kalesi‘nden ve Charles Köprüsü üzerinden izleyebilir ve güzel fotoğraflar çekebilirsiniz. Özellikle hava karardıktan sonra Charles Köprüsü üzerinden Prag Kalesi ile Vltava Nehri’nin birlikte çok güzel resimler çekebilirsiniz.